Kızlığımı Patronumun Arkadaşına Deldirdim

Herkese selamlar, ben Leyla. Uzun süredir ‘Kaymak Gibi Sikilen Amlar’ sitesini takip ediyorum. Ve en sonunda ben de başımdan geçen bir olayı itiraf etmek istedim. Önce biraz kendimden bahsedeyim: 25 yaşında, 1.60 boyunda, 55 kiloda, esmer biriyim. Kimine göre güzel, kimine göre ise şirinmişim. Ama şahsen kendimi pek beğenmem.

2 yıldır çalıştığım işyerimde patronum Mustafa Beyi ziyarete arkadaşı Yavuz Bey gelmişti. Yavuz Bey pek yakışıklı sayılmayacak, 1.70 boylarında, esmer, hafif kır saçlı biriydi. İlk başlarda dikkatimi çekmeyen bu adam, sonraları bana olan tavırlarından dolayı dikkatimi çekmeye başladı. Ne zaman gelse gözleriyle becerirdi beni. Ne yalan söyleyeyim hoşuma da gidiyordu ve ben de hafif tebessümle karşılık veriyordum. Yavuz beyin sözde patronum Mustafa Beyi ziyaretleri artmıştı. Bazen patronum yokken gelir, onu bekleme bahanesiyle benimle konuşurdu. Konu genelde hayatımda birinin olup olmamasından açılırdı. Benim sevgilim olmadığını duyduğunda gözünde ışıklar çıktığını gördüm resmen. Sonraları daha çok sık gelmeye başlamıştı.

Bu arada kendiyle ilgili de birçok şey öğrenmiştim. Çok geç evlenmiş, sonra da bu evlilik yürümemiş ve boşanmış, 40 yaşında artık evliliğe inancı kalmamış biriydi. Yaşını duyunca şok olduğumu söyleyebilirim, çünkü hiç göstermiyordu. Ve bana o kadar çok çekici geliyordu ki, bazen o patronumla sohbet ederken ben tuvalette amımı parmaklıyordum. Artık dayanılmaz bir hal almıştı. Her gördüğümde dudaklarına yapışıp deli gibi öpüşüp sevişmek istiyordum. Biliyordum ki o da aynı şeyleri istiyordu. Artık yanından geçerken çaktırmadan sürtünmeye başladım. Hatta bir gün kimse yokken geldiğinde internette birşeye bakmak için arkamdan uzandığında elini göğsüme dokundurmuştu. Bu durum Ekim ayına kadar devam etti…

İtiraf edeceğim olayın olduğu gün yine geldi. Ve o gün hava yağmurlu olduğu için pek müşteri gelmezdi. Patronumun da gelmeyeceğini biliyordum. Yavuzun gelmiş olması resmen bir işaretti. Oturduk sohbet ettik. O arada patronu aradık ve gelmeyeceğini öğrendik. Bu arada bende artık daha rahat olmuştum. Eteğim kısa olduğu için bacak bacak üstüne koyarken bol bol frikikler verdim. Yavuz azmış olacak ki, “Ben bir lavaboya gideyim.” dedi. Havlu götürmek maksadıyla arkadasından gittim. Görünmeyecek bir yere geldiğimiz anda kolumdan tutup beni kendine çekti ve o muhteşem dudaklarını dudaklarıma yapıştırdı. Her ne kadar istesem de, naz yapmak babında, “Yapma!” falan dedim. O ise, “Senin de beni istediğini biliyorum, geldiğimden beri amını gözüme sokuyorsun. Şimdi sokma sırası bende!” dedi. “Demek anladın?” dedim. “Hemde ilk geldiğimden beri!” dedi. Ve deli gibi öpüşmeye başladık…

Biraz durduk ve ben gidip kapıyı kilitledim, “Şimdi daha iyi!” dedim. İşyerinin mutfağına girdik, o daracık alanda birbirimize yapıştık ve öpüşmeye başladık. Bir yandan da elleri vücudumda geziyordu. Siki kalkmaya başlamıştı ve amıma baskı yapıyordu. Sonra beni mutfak tezgahına oturttu ve eteğimi kaldırıp tangamı yana çekti ve o muhteşem dudaklarını amıma değdirdi. Offf böyle bir zevk olamaz, ölüyorum sandım. Ve anladım ki bu daha başlangıç. Yavuz deli gibi amımı yalıyordu. İşin doğrusu usta olduğu belliydi. Dilini amımın derinliklerine sokup çıkarıyor ve her çıkarışında klitorisimi hafif dişliyordu. Am sularım yüzüne bulaşmış halde 10 dakika yaladı amımı…

Sonra tekrar öpüşmeye başladık. Bir yandan memelerimi sıkıyor, bir yandan da amıma parmaklarını sokuyordu. Ben kendimi zevkten kaybetmiştim ve ‘Oohhh ahhhh’ seslerinden başka birşey çıkmıyordu ağzımdan. Bir ara dudaklarımız ayrıldı, göz göze geldik. Ve ben onun ne istediğini anlamıştım. Önünde diz çöktüm ve fermuarını yavaşca açtım. Bunları yaparken gözlerinin içine bakıyordum. Pantolonunu ve Boxerını indirdim ve o herdaim hayalini kurduğum, mastürbasyon yaptığım haşmetli yarağını karşımda buldum. Yumuldum, dondurma yalar gibi yalamaya başladım. Önce başına dil darbeleri atarak, sonra gırtlağıma kadar sokarak. Offff harikaydı. Resmen ağzımı sikiyordu…

İniltiler eşliğinde sürekli, “Aşkım, orospum, seni karım yapacağım, seni bu sike doyuracağım. Ağzını sikiyorum, ahhhh çok güzel!” diyordu. Onun bana ‘Orospu’ demesi daha da azdırdı beni. “Sik artık beni, yarağını amıma sok, parçala, deli gibi sik!” diye yalvarmaya başladım. O da beni kırmadı, tezgaha domalttı ve o kalın yarrağını amıma bastırmaya başladı. Bu arada ben halen bakireydim ve amım çok dardı. Biraz zorladı, yarısına kadar aldım. Kulağıma doğru eğilip saçlarımı yana çekti, boynumu yalayıp kulak mememi ısırdı ve “Karım olmaya hazır mısın aşkım?” dedi. Offf o ses tonu halen içimi yakıyor. “Evet aşkım sok lütfen, karın yap beni. Senin olmak istiyorum!” dedim…

Ve birden yarrağını amıma geçirdi. Küçük bir sızı hissettim, sonra ise muhteşem bir zevk. Yavuz arkamdan sarılmış, amıma deli gibi köklüyordu. O iniltileri beni delirtti. “Ohhhh aşkımm sik beni. Sik orospunu!” diye yalvarıyordum. Yavuz da, “Orospum benim, uzun zamandır sikmek istiyordum seni, offffff amın harika, sıcacık, sikimi sıkıyor resmen!” diye inliyordu. Sonra kucağına aldı ve ayakta zıplatarak kökledi. Biryandan da dillerimiz dans ediyordu. Sonra durduk, göz göze baktık. Doğrusu utanmıştım o an. Bana, “Seni seviyorum!” dedi. İşte buydu tüm istediğim, “Ben de seni seviyorum kocacığım!” dedim ve sikini amımda kilitledim. Ve o halde pozisyon değiştirdik…

Mutfak sandalyesine oturup öyle sikmeye devam etti beni. Ama nasıl sikiş, 25 yaşımdaydım bu yaşıma kadar olan azmışlığımın da verdiği ateşle kuduruyordum resmen. Bağıra bağıra, “Sik Yavuzum, çıkarma o sikini amımdan, sik beni!” diye diye, kaç kere boşaldığımı hatırlamıyorum. Yarım saattir sikmesine rağmen Yavuz halen boşalmamıştı. İkimizde terlemiştik ve ben acayip yorulmuştum, “Artık boşal!” demeye başladım. “Geliyorum aşkım, geliyorum orospum!” dedi ve o sıcacık döllerini amıma akıttı. Son damlası da içime aktı ve yarağı amımda küçülüp çıktı. Ben kucağında göğsüne yaslanmış dinlemeye çalışıyordum. O da bana sımsıkı sarılmış halde 10 dakika dinlendik. Sonra sevgi sözcükleriyle toparlandık ve işyerini kapatıp çıktık…